_01 |
♪♫♬ |
|
Göç etmek için doğdular. |
_02 |
♪♫♬ |
Ya göç edecekler ya da ölecekler. |
_03 |
♪♫♬ |
Korkunç tehlikelere rağmen ilerliyorlar. |
_04 |
♪♫♬ |
Milyonlarca kilometrelik yolculuklara başlıyorlar.
|
_05 |
♪♫♬ |
Kırılgan kanatlarıyla kıtalara yayılıyorlar. |
_06 |
♪♫♬ |
Тakırdayan adımlarla durmadan ilerliyorlar. |
_07 |
♪♫♬ |
Tam şu anda, gezegenimiz yürüyor, uçuyor, koşuyor. |
_08 |
♪♫♬ |
Anlatacaklarımız, dünyanın en etkileyici öykülerinin kahramanı olan hayvanların, büyük göçlerin hikayesi. |
001 |
♪♫♬ |
Yeryüzünde hayat zordur.
|
002 |
♪♫♬ |
Belki de hiçbir yerde, buradakinden ve şu andakinden daha zor değildir.
|
003 |
♪♫♬ |
Mara Nehri'nde her yıl aynı dram yaşanıyor.
|
004 |
♪♫♬ |
Yaşlılar bunu defalarca yaşadı.
|
005 |
♪♫♬ |
Onları neyin beklediğini hatırlıyorlar.
|
006 |
♪♫♬ |
Gençlerse sadece korkunun kokusunu alıyor.
|
007 |
♪♫♬ |
Ve sürüden ayrılmamaları gerektiğini biliyorlar.
|
008 |
♪♫♬ |
Ama yollarına devam etmeliler.
|
009 |
♪♫♬ |
Koşmalarının nedeni ne?
|
010 |
♪♫♬ |
Değişmez işleyişiyle Dünyanın ta kendisi.
|
011 |
♪♫♬ |
Bu hikaye, bir kıtanın kendini yararak tekrar doğduğu Büyük Rift Vadisi'nde başlıyor. |
012 |
♪♫♬ |
Rift Vadisinin gölgesindeki düzlüklerden, yani Serengeti'den, sürekli taze ot arayan milyonlarca hayvan geçiyor. |
013 |
♪♫♬ |
Her yıl bir milyondan fazla Afrika antilobu ve 200,000'den fazla zebra, Tanzanya ve Kenya çevresinde uzanan 450 kilometrelik bir çemberde mevsimlik yağmurları kovalamak zorunda. |
014 |
♪♫♬ |
Ama burada, Serengeti'de duraklıyorlar, yeni bir nesil için. |
015 |
♪♫♬ |
Dünyanın göç etmeye en hazır yavruları için. |
016 |
♪♫♬ |
Afrika antiloplarının bir kaç dakikada ayağa kalkması gereken yarım milyon yavruyu doğurmak için sadece üç haftaları var. |
017 |
♪♫♬ |
Çünkü göç saati, yırtıcılar ve leş yiyenlerin de genlerine işlenmiş. |
018 |
♪♫♬ |
Onlar için bu, zayıf ve taşınabilir bir ziyafet. |
019 |
♪♫♬ |
Yeni doğanlar ya hemen harekete geçecek ya da yem olacaklar.
|
020 |
♪♫♬ |
Acemi avcılar, ilk avlarının tadına bakmayı bekliyor. Ama birazdan, yavrusunu koruyan bir zebradan daha tehlikeli bir şeyin olmadığını öğrenecekler. |
021 |
♪♫♬ |
Daha yaşlı olan çitalar, sabrın değerini biliyor. |
022 |
♪♫♬ |
Sürü biraz sonra harekete geçecek.
|
023 |
♪♫♬ |
Aç gözler, en son doğan ve ayakları üzerinde durmayı yeni yeni öğrenen Afrika antiloplarından birine çevriliyor. |
024 |
♪♫♬ |
İlk yılın sonunda her altı antilop yavrusundan sadece bir tanesi hayatta kalacak. |
025 |
♪♫♬ |
Yalnızca güçlü ve şanslı olanlar atalarından miras kalan bu bayrak yarışına devam edebilecek. |
026 |
♪♫♬ |
Bu dünyanın bütün büyük göçleri gibi giderek daha da tehlikeli olan bir yarış. |
027 |
♪♫♬ |
İklim değişimleri havanın döngüsünü bozuyor. |
028 |
♪♫♬ |
Ve hızla artan insan nüfusu hayvanların en eski göç yollarına zarar veriyor. |
029 |
♪♫♬ |
Ancak bugün, süregelen miraslarını sahipleniyorlar. |
030 |
♪♫♬ |
Göç ediyorlar. Yağmurların izini sürüyorlar.
|
031 |
♪♫♬ |
Yağmur. Yağdığı her yerde hayat onu bekliyor, onu özlüyor, ve onun kaprislerine göre hareket ediyor.
|
032 |
♪♫♬ |
Göklerden gelen su, karada yaşayan tüm canlılara köklerinin denizlerde yattığını hatırlatıyor. |
033 |
♪♫♬ |
Bu deneyimin en çarpıcı şekilde yaşandığı yerse, Hint Okyanusundaki ufak bir ada olan Christmas adası. |
034 |
♪♫♬ |
Ormanın derinliklerinde akıllı bir kabuklu deniz canlısı bulunması gereken kıyılardan çok uzakta... |
035 |
♪♫♬ |
Yemek tabağı büyüklüğündeki kırmızı yengeçler muson yağmurlarının çağrısını duyuyor |
036 |
♪♫♬ |
Şimdi doğdukları denizlere dönme zamanı.
|
037 |
♪♫♬ |
Havadaki nemin artması ile birlikte, neme bağımlı akciğerleri ormanın ıslak köşelerinden başka yerlerde de çalışabiliyor. |
038 |
♪♫♬ |
Önce erkekler gidiyor.
|
039 |
♪♫♬ |
Kırmızı tanklardan oluşan bir bölüğün başındaki generaller gibi takırdayarak yıllık yürüyüşlerine başlıyorlar.
|
040 |
♪♫♬ |
Milyonlarca nesillik bir süre sonunda, bu yengeçler karada yaşamaya uyum gösterdi.
|
041 |
♪♫♬ |
Ama yavrularının okyanusta doğması gerekiyor.
|
042 |
♪♫♬ |
Bu - çok zorlu, bir ay süren, ve sekiz kilometreyi bulabilen bir göç. Bir yengeç için - uzun bir maraton koşmak gibi.
|
043 |
♪♫♬ |
Acımasız güneş ortaya çıkıyor. Ve onları susuz bırakıp kurutmakla tehdit ediyor.
|
044 |
♪♫♬ |
Üstelik adadaki sayısız yolu geçmek zorundalar.
|
045 |
♪♫♬ |
Beslenmenin haricinde asla durmuyorlar.
|
046 |
♪♫♬ |
Buraya kadar gelenleri çok daha korkunç bir son bekliyor.
|
047 |
♪♫♬ |
Deli Sarı karıncalar.
|
048 |
♪♫♬ |
Bu karıncalar, kargo gemilerinin adaya tesadüfen getirdiği yabancılar.
|
049 |
♪♫♬ |
Şimdi milyarlarca karıncadan oluşan süper koloniler göçmen yengeçleri tehdit ediyor.
|
050 |
♪♫♬ |
Karıncalar saldırıyor. Gözlerine ve ağızlarına asit püskürtüyorlar.
|
051 |
♪♫♬ |
Onları kör ediyor. Çaresiz bırakıyorlar.
|
052 |
♪♫♬ |
Deli karıncalar bin dokuz yüz doksanlarda yengeç nüfusunu üçte bir oranında azalttı.
|
053 |
♪♫♬ |
Sayıları seksen milyondan elli milyona düştü.
|
054 |
♪♫♬ |
Karıncaların ötesinde ise onları baş döndürücü bir iniş bekliyor.
|
055 |
♪♫♬ |
Sahile inen on iki metrelik bir uçurum.
|
056 |
♪♫♬ |
Erkekler şimdi doğdukları sularla yüzleşmek zorundalar.
|
057 |
♪♫♬ |
Vücutlarından eksilen suyu ve tuzu yenilemek için okyanusa dalıyorlar.
|
058 |
♪♫♬ |
Denize ve erkeklere vakitlice kavuşmalarını emreden göksel güçlerin etkisiyle, dişiler birkaç gün içinde gelecek.
|
059 |
♪♫♬ |
Tıpkı yengeçler gibi dünyanın dört bir yanındaki diğer canlılar da gök cisimlerinin ritmine göre hareket ediyor.
|
060 |
♪♫♬ |
Güneşi, ayı ve dünyanın manyetik alanını izliyor, bu güçlerin buyruğunda hareket ediyorlar.
|
0061 |
♪♫♬ |
En narin canlıların yön bulma sistemleri bile akla hayale sığmayacak bir karmaşıklıktadır ve anlayışımızı zorlar.
|
062 |
♪♫♬ |
Tehdit altındaki Meksika ormanının küçük bir bölümünde, dünyanın en heyecan verici yön bulucularının yüz milyonlarcası kımıldanıyor. |
063 |
♪♫♬ |
Bu kral kelebekleri kış boyunca neredeyse hiç kıpırdamadan, güneşin onlarа doğru zamanın geldiğini söylemesini, sabırla bekledi. |
064 |
♪♫♬ |
Kışın susuzluğunu dindirmek için suya akın ediyorlar. |
065 |
♪♫♬ |
Baharın cinsel uyanışını getirecek olan suya.
|
066 |
♪♫♬ |
Erkekler dişileri ağaçlardan nazlı çiçekler gibi topluyor. |
067 |
♪♫♬ |
Ve çiftleşiyorlar.
|
068 |
♪♫♬ |
Ardından göz alıcı topluluklar halinde havalanıyor ve daha önce hiç gitmedikleri bir yere doğru yola çıkıyorlar. |
069 |
♪♫♬ |
Sahip oldukları tek harita genlerinde kayıtlı. |
070 |
♪♫♬ |
Manyetik Kuzey kutbunu bilmelerini sağlayan esrarengiz bir his, ve güneşin gözlerle antenler üzerindeki etkisi onlara yolu gösteriyor. |
071 |
♪♫♬ |
Kelebeklerin Kuzey de Kanada'ya kadar gitmesi beş ay ve üç nesil sürecek. |
072 |
♪♫♬ |
Ve dördüncü bir süper nesil Meksika'ya geri dönecek.
|
073 |
♪♫♬ |
Böylesine çok nesilli bir göçe ender rastlanır. |
074 |
♪♫♬ |
Öncü neslin Amerika'nın güneyine kadar 8 yüz kilometre uçması 3 hafta sürüyor. |
075 |
♪♫♬ |
Yaşlı kelebekler ölümün hızla yaklaştığını hissediyor. |
076 |
♪♫♬ |
Göç bayrağını teslim etmek için acele etmeliler.
|
077 |
♪♫♬ |
Yumurtalarını Meksika'dan beri taşıyan dişi, kral kelebeklerine hayat veren kutsal kaseyi arıyor.
|
078 |
♪♫♬ |
Dört bir yanda filizlenen ipek otları.
|
079 |
♪♫♬ |
Dişi yumurtalarını bu bitkinin üzerine bırakacak, yavruları burda yumurtadan çıkacak, zehirli sütüyle beslenecek, ve kendileri de zehirli olacak. |
080 |
♪♫♬ |
Bu, eşsiz güzellikleriyle, gözler önüne serecekleri bir savunma sistemi. |
081 |
♪♫♬ |
Ölüyor. Ama çocukları, torunları ve torunlarının çocukları yolculuğu Kuzeye de Kanada'ya kadar sürdürecek. |
082 |
♪♫♬ |
Ardından 3 bin kilometrelik inanılmaz bir yol katedip Meksika'ya dönecekler. |
083 |
♪♫♬ |
Narin Kral kelebekleri için bu, adeta Ay'a yapılan bir yolculuk gibi. |
084 |
♪♫♬ |
Ama bir şekilde bunu başarıyorlar.
|
085 |
♪♫♬ |
Güneş saatine ayarlı incecik bedenleri, dünyanın çekirdeğinin, yani manyetik alanın görünmeyen sinyâlleriyle harekete geçiyor.
|
086 |
♪♫♬ |
Gezegenin dört bir yanındaki irili ufaklı hayvanlar bu güçlere yanıt veriyor.
|
087 |
♪♫♬ |
Onlar için somut olan bu güçler, bizim için anlaşılmaz. |
088 |
♪♫♬ |
Ve açık denizlerde dünyanın en büyük beyinleri bu gizemli işaretlere kilitleniyor.
|
089 |
♪♫♬ |
Erkek kaşalot, devasa bir canlı.
|
090 |
♪♫♬ |
Elli tona kadar ulaşan ağırlığıyla, yaşayan en büyük dişli yırtıcı. |
091 |
♪♫♬ |
Diğer tüm balinalardan daha hızlı, ve daha derine dalıyor.
|
092 |
♪♫♬ |
En muhteşem yolculuklardan birini gerçekleştiriyor.
|
093 |
♪♫♬ |
Bu balina ömrü boyunca bir milyon deniz mili katedebilir.
|
094 |
♪♫♬ |
Erkekler beslenmek için çoğunlukla Kuzey kutbunun çevresini dolaşıyor. |
095 |
♪♫♬ |
Türlerinin devam edebilmesi için yolları, dişilerin sıcak sulardaki müthiş rotalarıyla kesişmek zorunda. |
096 |
♪♫♬ |
Çoğu Azorlarda buluşacak. |
097 |
♪♫♬ |
Azorlar - kesişen akıntıların yeni yaşamlar yarattığı dokuz küçük adadır. |
098 |
♪♫♬ |
Bir anne, yeni doğan yavrusunu sahil sularına doğru götürüyor.
|
099 |
♪♫♬ |
Ona yolunu güneş, deniz akıntıları ve belki de beyindeki manyetik sensörler gösteriyor.
|
100 |
♪♫♬ |
Yönünü bulmak için sonardan da faydalanıyor.
|
101 |
♪♫♬ |
Çıkardığı tıkırtı ve gıcırtılar deniz tabanından geri yansıyor. |
102 |
♪♫♬ |
Bu bir canlının çıkardığı en şiddetli seslerden biri.
|
103 |
♪♫♬ |
Dişiler aileleriyle yolculuk ediyor. |
104 |
♪♫♬ |
Yavrularını yıllık otuz bin kilometreye varan yolculuklara çıkarıyorlar. |
105 |
♪♫♬ |
Dokunmak için çok hevesli görünüyorlar. |
106 |
♪♫♬ |
Sonunda anneler beslenmek için sırayla uzaklaşıyor.
|
107 |
♪♫♬ |
Yavrularını her saat yaklaşık 40 dakika yalnız bırakıyorlar. |
108 |
♪♫♬ |
Günde yüz elli kilo ahtapot ve mürekkep balığı yakalamak için 3 kilometreyi bulan derinliğe dalıyorlar. |
109 |
♪♫♬ |
Dalmak için çok küçük olan bu yavru, annesini yukarıdan dikkatle takip ediyor ve onun kendine özgü tıkırtılarını dinliyor.
|
110 |
♪♫♬ |
Derinlerdeki aile reisi dişilerin avından kopup gelen ahtapot parçaları yüzeye çıkıyor.
|
111 |
♪♫♬ |
Tıpkı masaldaki evin yolunu bulmaya yardımcı olan kırıntılar gibi. |
112 |
♪♫♬ |
Anne sonunda geri dönüyor. |
113 |
♪♫♬ |
Yavru doğduğundan beri durmadan yolculuk ediyor. |
114 |
♪♫♬ |
Annesi ve teyzeleri önemli bir şeyi bekliyormuş gibi görünüyor. |
115 |
♪♫♬ |
Henüz farkında değil ama bu yavru bir devler dünyasına kabul edilmek üzere.
|
116 |
♪♫♬ |
Bu nadiren görülen ve hakkında çok az şey bilinen bir dünya. |
117 |
♪♫♬ |
Göçler, doğal ayıklanmanın en uçlarda yaşandığı yıpratıcı yolculuklardır. |
118 |
♪♫♬ |
Yıllık göç sırasında çeyrek milyon afrika antilobu ölecek.
|
119 |
♪♫♬ |
Güneşin kavurduğu Serengeti'de, açlık yüzünden antiloplar yağmurun peşinden kuzeye doğru ilerliyor. |
120 |
♪♫♬ |
Testosteron genç erkekleri güç çeviklik ve dayanıklılık gösterileri yapmaya itiyor.
|
121 |
♪♫♬ |
Düzlüklerde hormon seviyesi çok yüksek. |
122 |
♪♫♬ |
Genç erkek deve kuşları, kendi etrafında dönerek tuhaf gösteriler sergiliyor. |
123 |
♪♫♬ |
Yürüyüşün büyük kısmı aşırı derecede yorucu. |
124 |
♪♫♬ |
Sabırlı leş yiyiciler ve yırtıcılar, içlerinden bazılarının sendeleyeceğini biliyor.
|
125 |
♪♫♬ |
Son doğanlardan birinin yorgun düşen bedeni artık yola devam edemiyor. |
126 |
♪♫♬ |
Annelik içgüdüsüyle kendi hayatını sürdürme zorunluğu arasında gidip gelen anne önce bekliyor ve yavrusunu kalkmaya zorluyor. |
127 |
♪♫♬ |
Ama sonunda pes ediyor.
|
128 |
♪♫♬ |
Kısa bir hayat ve korkunç bir son. |
129 |
♪♫♬ |
Ama hayatta kalan yavruların çoğu daha dehşet verici bir ölümle yüzleşecek.
|
130 |
♪♫♬ |
Mara nehrinde bir başka göç de zirve yapıyor. |
131 |
♪♫♬ |
Timsahlar antilopların ne zaman ve nereden geçeceklerini artık ezberlemişler.
|
132 |
♪♫♬ |
Büyük gruplar halinde toplanıyor bekliyor izliyor ve yakında gelecek olan antilopları yemeyi arzuluyorlar. |
133 |
♪♫♬ |
Afrika antiloplarının göçü vahşetle açlığın kesiştiği bir kavşağa doğru ilerlerken kral kelebeklerinin göç hareketi bütün bir kıtayı kaplayacak şekilde yayılıyor. |
134 |
♪♫♬ |
Kral kelebeklerinin ikinci ve üçüncü nesilleri Kuzeye doğru sürekli ilerliyor.
|
135 |
♪♫♬ |
Kuzey Amerika'ya yayıldılar.
|
136 |
♪♫♬ |
Göç tepe noktasına ulaştı.
|
137 |
♪♫♬ |
Ağustos. Süper neslin doğup bütün türü Meksika'ya geri götürme zamanı. |
138 |
♪♫♬ |
Hırpalanmış dişiler ipek otlarına konuyor.
|
139 |
♪♫♬ |
Zorlu uçuş yüzünden renkleri solmuş. |
140 |
♪♫♬ |
Dişi iki yüz adet yumurtayı tek tek bırakıyor. |
141 |
♪♫♬ |
Yumurtalarını ipek otunun yapraklarına yerleştiriyor. |
142 |
♪♫♬ |
Böylece yavrularının önlerindeki maratona dayanmalarını sağlayacak kadar beslenmelerini garantiliyor. |
143 |
♪♫♬ |
Bu yeni nesil farklı olacak.
|
144 |
♪♫♬ |
Anne ve babalarından on kat daha uzun yaşayacaklar. |
145 |
♪♫♬ |
Onları yalnızca uzun ömür ve akıl almaz bir dayanıklılık Meksika'ya geri götürebilir. |
146 |
♪♫♬ |
Üstelik bu defa tek bir nesil olarak. |
147 |
♪♫♬ |
Larvanın ortaya çıkması dört gün sürüyor.
|
148 |
♪♫♬ |
Önce kendi yumurtasının kabuğunu yiyor. |
149 |
♪♫♬ |
Ardından ipek otuna yöneliyor. |
150 |
♪♫♬ |
Önündeki uzun göç için güçlenmesi ve deposunu doldurması gerek. |
151 |
♪♫♬ |
Ağırlığı iki hafta süren tıka basa beslenmenin ardından doğumdakinin iki bin katına ulaşıyor. |
152 |
♪♫♬ |
Tırtıl artık hazır.
|
153 |
♪♫♬ |
Kendini ipekle sabitledikten sonra mucize başlıyor. |
154 |
♪♫♬ |
Sonraki iki hafta boyunca, tırtıl adeta eriyip içi sıvı dolu bir keseye dönüşüyor. |
155 |
♪♫♬ |
Hücreleri yeni baştan filizlenerek kanatlarını ayaklarını ve antenlerini oluşturuyor. |
156 |
♪♫♬ |
Ve sonra.... birkaç saat içinde uçmaya hazır. |
157 |
♪♫♬ |
Hareket halinde yaşamak için doğmuş bir canlı. |
158 |
♪♫♬ |
Atalarının verdiği kahramanca çabadan fazlasını yapabilmek için doğdu. |
159 |
♪♫♬ |
Bir türün tüm genetik umutlarını içinde taşıyor. |
160 |
♪♫♬ |
Bir milyardan fazla süper kral kelebeği inanılmaz bir şekilde havalanıyor, ve dört nesildir ilk kez - Güneye, kışı geçirecekleri yuvalarına yöneliyorlar. |
161 |
♪♫♬ |
Christmas adasındaysa farklı bi eve dönüş hazırlığı başladı. |
162 |
♪♫♬ |
Erkekler uzun göçten bitkin düşmüş olsalar da küçük yuvalar kazıyor. |
163 |
♪♫♬ |
Bunları yumurtlayacak yer arayan dişiler gelmeden önce hazırlamış olmaları gerek.
|
164 |
♪♫♬ |
Yenilenmek için okyanusa dalan parlak kırmızı renkli anne adayları erkekleri arıyor. |
165 |
♪♫♬ |
Bir kez kenetlendiklerinde, birleşmeleri yarım saat sürebilir. |
166 |
♪♫♬ |
Dişi, hazır olduğunda ayrılıp yuvaya iniyor. |
167 |
♪♫♬ |
Görevini yerine getiren (de) erkek ormana doğru uzun bir geri dönüş yolculuğuna başlıyor.
|
168 |
♪♫♬ |
Ama dişi için macera daha yeni başlıyor.
|
169 |
♪♫♬ |
Karanlıkta yüz bin parlak yumurta bırakıyor, ve on iki on üç gün boyunca kuluçkaya yatıyor. |
170 |
♪♫♬ |
Bütün göç yolculuğunu şekillendiren işareti bekliyor.
|
171 |
♪♫♬ |
Ay küçülme evresinde.
|
172 |
♪♫♬ |
Bu yüzden hafif gelgitler oluşuyor. |
173 |
♪♫♬ |
Dişiler, karınlarındaki keselere istifledikleri yumurtalarla denize koşuyor. |
174 |
♪♫♬ |
Burada, ay ışığında aydınlanan ve kendi doğum yerleri olan sahillerde, yumurtalarını bırakmak için suya girmeye hazırlanıyorlar.
|
175 |
♪♫♬ |
İçgüdü ve çaresizliğin doğurduğu tuhaf bir dansa başlıyorlar.
|
176 |
♪♫♬ |
Çoğu yumurtalarını denize bırakmaya çalışırken boğulacak.
|
177 |
♪♫♬ |
Ne yazık ki, yavrularından sadece birkaç tanesi hayatta kalacak. |
178 |
♪♫♬ |
Rüzgar, deniz ve şans onlardan yanaysa, yavru yengeçler bu sahillere dalgalar hâlinde geri dönecek. |
179 |
♪♫♬ |
Bu yılın yengeçin yılı olup olmayacağını bilmenin hiçbir yolu yok.
|
180 |
♪♫♬ |
Atlas okyanusunun açıklarında, bir tıkırtılar senfonisi, devlerin dönüşünü ilan ediyor. |
181 |
♪♫♬ |
Gelenler - erkekler. |
182 |
♪♫♬ |
Savaşlarda yaralanmış devasa erkekler destansı yolculuklarından dönüyor.
|
183 |
♪♫♬ |
En yaşlıları yetmiş yaşında ve Dünya'nın çevresini altmış kez dolaşmış olabilir. |
184 |
♪♫♬ |
Hem de çoğu zaman tek başına. |
185 |
♪♫♬ |
Şimdi, nazik bir şekilde karşılanıyorlar. |
186 |
♪♫♬ |
Balinalar, sevgi gösterilerinden memnun kalmışa benziyor. |
187 |
♪♫♬ |
Genç erkekler birbirlerine gönderdikleri seslerinin yansımalarından yola çıkarak rekabetin boyutlarını ölçüyor. |
188 |
♪♫♬ |
Meraklı bi yavru onlara katılıyor. |
189 |
♪♫♬ |
Az sonra dişilerin sevgisini kazanmak için girecekleri bir mücadele şiddetle son bulabilir. |
190 |
♪♫♬ |
Ama şimdilik hepsi bu dokunaklı buluşmanın keyfini çıkarıyor. |
191 |
♪♫♬ |
Bu devlerin arasında bulunmak boyunu aşan bir iş olduğundan yavru annesinin korumasına geri dönüyor.
|
192 |
♪♫♬ |
Bekar gruplar halinde dolaşan genç erkeklere katılana dek bir on yıl daha annesinin yanında kalabilir.
|
193 |
♪♫♬ |
Okyanusları kendi başına keşfetmeye başladığındaysa yaşı kırkı bulabilir. |
194 |
♪♫♬ |
Kuzey Amerika'da eylül. Bir milyardan fazla kral kelebeği Güney'e doğru kanat çırpıyor. |
195 |
♪♫♬ |
Ve ilk dondan önce Meksika'ya ulaşmak için acele ediyor.
|
196 |
♪♫♬ |
Sağ kalanlar iki ay ve dokuz yüz saat boyunca uçtuktan sonra ekim ayı sonunda kışı geçirecekleri topraklara ulaşıyor. |
197 |
♪♫♬ |
Meksika ormanının tehdit altındaki bu köşesine yüz milyonlarca kelebek geliyor. |
198 |
♪♫♬ |
Bu garip yolculuğu başlatan ataları gibi, aynı koruda, hatta bazen tek bir ağacın üzerinde toplanıyorlar. |
199 |
♪♫♬ |
Artık dinlenme zamanı. |
200 |
♪♫♬ |
Ta ki uzun bahar günleri onları çiftleşmeler için uyandırıncaya ve gençlere göç emrini tekrar verinceye dek. |
201 |
♪♫♬ |
O gün geldiğinde kelebekler güneşin canlandırdığı bi özlemle gökyüzünü dolduracak. |
202 |
♪♫♬ |
Muhteşem ve imkânsız göç yolculuğu bir kez daha başlayacak. |
203 |
♪♫♬ |
Dünya'nın diğer ucunda başka bir şaşırtıcı göçebe nesli de yumurtadan çıkmak üzere. |
204 |
♪♫♬ |
Gelecek üç hafta boyunca kırmızı yengeç yumurtaları Hint okyanusunun tehlikeli sularına doğru sürüklenecek.
|
205 |
♪♫♬ |
Ve larvaya dönüşecek.
|
206 |
♪♫♬ |
Çoğu zaman larvalar karaya asla geri dönemiyor. |
207 |
♪♫♬ |
Ya okyanus akıntılarına kapılıyor ya da balıklara yem oluyor. |
208 |
♪♫♬ |
Her on yılda bir ya da iki kez yumuşak hava koşulları ve avcı sayısının azlığı bir araya gelince ortaya inanılmaz bir mucize çıkıyor. |
209 |
♪♫♬ |
Milyonlarca yengeç pembe bir gelgit dalgası gibi sahillere akın ediyor. |
210 |
♪♫♬ |
Larva kabuklarını atıyor ve hava solumaya başlıyor. |
211 |
♪♫♬ |
DNAlarının derinliklerine işlenmiş içgüdülerinin rehberliğinde anne ve babalarının izlediği dolambaçlı yolu takip ediyorlar. |
212 |
♪♫♬ |
Artık onlar da göçebe. |
213 |
♪♫♬ |
Sürekli ilerlemek zorundalar.
|
214 |
♪♫♬ |
Her ne pahasına olursa olsun.
|
215 |
♪♫♬ |
Acımasız deli sarı karıncalar büyük bir katliam gerçekleştiriyor. |
216 |
♪♫♬ |
Sayıca üstünlükleri de genlerine işlenmiş boyun eğmez iradeleri sayesinde başarıyorlar. |
217 |
♪♫♬ |
Bu göçlerin acımasız mantığı.
|
218 |
♪♫♬ |
Çoğunluk için mantıklı olan azınlık için çılgınlık anlamına gelebilir. |
219 |
♪♫♬ |
Mara nehrinde çılgınlık başladı. |
220 |
♪♫♬ |
Timsahlar yıllara dayanan tecrübeleriyle kimleri hedef alacaklarını biliyor.
|
221 |
♪♫♬ |
Gençleri.
|
222 |
♪♫♬ |
Yavrular annelerinden ayrı düşmemek için gayret ediyor. |
223 |
♪♫♬ |
Ama nafile. |
224 |
♪♫♬ |
Güçlü ve keskin toynaklarını defalarca sürüngenlerin üzerine indiriyorlar. |
225 |
♪♫♬ |
Perişan anneler karşı kıyıya ulaşmasına ramak kalmış olanların yürekleri burkan hallerini çaresizce izliyor. |
226 |
♪♫♬ |
Ama burda timsahlar için de çaresizce alınmış kararlar söz konusu. |
227 |
♪♫♬ |
Eğer şimdi yeterince beslenebilirse, kıtlık zamanlarında aylarca, hatta bir yıl bile hayatta kalabilirler.
|
228 |
♪♫♬ |
Ölümün, sürü için yaşam kadar önemli olduğu, unutulmamalı.
|
229 |
♪♫♬ |
Sağ kalan gençler, bu vahşi sınavdan daha güçlü ve daha tecrübeli çıkıyor. |
230 |
♪♫♬ |
Hırpalanmış ama sağlığı yerinde olan yavrularsa yaşama azmiyle doluyor. |
231 |
♪♫♬ |
Hayatlarını, yağmurların peşinden gidip timsahlarla boğuşarak geçirecekler.
|
232 |
♪♫♬ |
Kitleler halinde ilerleyecek, tek bir beden gibi hayatta kalacaklar. |
233 |
♪♫♬ |
Her sene bu sonsuz döngüdeki hayatların içinde yeni nesiller doğuyor. |
234 |
♪♫♬ |
Güneş ışığına duyarlı antenlerle yapılmış ilk uçuşlar. |
235 |
♪♫♬ |
Dünya'nın gönderdiği işaretleri takip eden genç devler.
|
236 |
♪♫♬ |
Ay ışığında dans eden kırmızı anneler ordusu ve sıçrayarak ilerleyen pembe yavrular.
|
237 |
♪♫♬ |
Kalabalığın verdiği cesaret ve tek bir bireyin yürekliliği ile.
|
238 |
♪♫♬ |
Ve Dünya onlara fısıldıyor. |
239 |
♪♫♬ |
Harekete geç... Harekete geç... Harekete geç... |
240 |
♪♫♬ |
...ve yaşa.
|